2023 II. Çeyrek Sonu Portföy Durumu

2023 II. çeyrek sonu portföy durumunu paylaşma vakti geldi. Aslında kilometre taşı olarak belirlediğim 100 bin dolar sınırını geçtiğimi bir ay önceki yazımda duyurmuştum. Ancak, üç ayda bir portföy durumunu yayımladığım için geleneği bozmayayım. Bir önceki çeyreği yaklaşık 90 bin dolar ile bitirmiştim. Bu arada, ailevi nedenlerle ara ara 2-3 hafta boyunca yazamadığım zamanlar oluyor. Önümüzdeki aylarda da olacak. Maalesef buraya ayırabileceğim zaman kısıtlı. Konuya geri dönersek, 2023 yılının ikinci çeyreği uğurlu geldi. Portföy büyüklüğüm 100 bin doları aştı. Şimdi ayrıntılara göz atalım.

2023 II. çeyrek sonu portföy büyüklüğü

Finansal özgürlük portföyüm bir önceki çeyreğe göre ABD Doları bazında %15.2 artarak 103 bin doları aştı. 2022 yılı sonuna göreyse artış oranı %25,2 olarak gerçekleşti. Türk Lirası bazında baktığımızda ise bir önceki çeyreğe göre artış oranı %55,9! Tabi bu artışın %35,3‘ü Türk Lirası’nın ABD Doları’na karşı değer kaybından kaynaklanıyor. Malumunuz olduğu üzere seçimden sonra siyasi irade kurun kısmen artmasına izin vermek zorunda kaldı. Politika faizindeki artışın beklentilerin altında kaldığını da not edelim. Bakalım kur, yıl sonunu kaçla bitirecek?

2023 II. çeyrek sonu varlık dağılımı

Finansal bağımsızlık portföyümün varlık dağılımını aşağıdaki grafikte görüyorsunuz. Düzenli ve dikkatli okuyucularım, varlık dağılımının bir ay öncesine göre oldukça farklı olduğunu görecektir. Zira son bir ayda yeni alımlar yaptım. S&P 500’ün payı (VUSD) %36,5‘e yükseldi. Bu varlık kalemini %30,9 ile uzun dönem ABD hazine tahvilleri (IDTL) izliyor. Emektar Türk Hazine Eurobondlarının porftöyümdeki payı ise %17,2‘ye yükseldi. Değer artışı, Türkiye’nin CDS priminin düşmesinden kaynaklandı. Yüksek getirili ABD şirket tahvillerine yatırım yapmayı da sürdürüyorum. Son bir aydaki alımlarımla bu finansal varlığın (HYUP) payı %5,7‘ye yükseldi. Gelişmekte olan ülke hisse senetlerine yatırım yapan ETF’im (VDEM) ise biraz değerlenerek payını korudu. Ancak, performansından pek memnun değilim. Bu varlık kalemini satıp, elde edeceğim nakdi S&P 500’e eklemeyi düşünüyorum. Son olarak, iki yıldır S&P 500’de olası gördüğüm geri çekilme henüz gerçekleşmedi. Piyasanın bu kararını kabullenip, nakdin portföydeki payını %7,1’e düşürdüm.

Bununla birlikte, ilerleyen dönemde resesyon dolayısıyla S&P 500’de ciddi bir geri çekilme olursa diğer varlık kalemlerini satarak yeniden dengeleme yapmayı planlıyorum.

2023 II. çeyrek nakit akışı

2023 II. çeyrek itibarıyla nakit akışının yapısı önceki yıllara göre oldukça değişti. Aşağıdaki tablodan gördüğünüz üzere yurtdışı finansal varlıklardan (overseas assets) bu dönem elde ettiğim nakit akışı 704,2 Dolar olarak gerçekleşti. Bir önceki çeyrekte 188,6 Dolar nakit akışı elde etmiştim. Bu artışın esas kaynağı uzun dönem ABD tahvillerini içeren ETF. Diğerlerinin aksine yılda iki defa kar payı dağıtıyor. Bu çeyrekte, tabloya diğer (other) başlığını da ekledim. Zira, Interactive Brokers (IBKR) yatırım hesabında atıl duran nakit içinde anlamlı bir faiz verdi. 168,2 dolarlık bu gelirin neredeyse tamamı bu kapsama giriyor. Tabi nakit miktarı düştüğü için bir sonraki çeyrekte böyle bir gelir olmayacak.

Varlık Kiralama ile Gelirini Artırmak Mümkün başlıklı yazımda IBKR‘de ki finansal varlıklarınızı kiralayabileceğinizi anlatmıştım. Nitekim bende bu programa (The Stock Yield Enhancement Program) kaydoldum. İtiraf etmek gerekirse ciddi bir gelir elde edemedim. Bu çeyrekte elde ettiğim gelir kabaca iki dolar. 🙂 Varlık kiralayan yatırımcılar sadece HYUP‘a ilgi gösterdiler. Bu ETF ABD piyasalarında işlem görüyor. Portföyümdeki diğer varlıklar ise Londra Borsasında İrlanda menşeli borsa yatırım fonları. Sanırım bu farklılık nedeniyle diğer varlıklarım ilgi görmedi.

Genel olarak bu çeyrekteki elde ettiğim toplam nakit akışı 1.011 Doları buldu. Bugünkü kurdan 1.011 * 26,08 = 26.367 TL yapıyor. Yılbaşından itibaren ise 1.964,8 Dolar’lık bir nakit akışı sağladım. Aslına bakılırsa çeyrek bazında nakit akışımı bin doların üzerine çıkardım. Yani portföy, bu haliyle, bana yılda en az 4.000 Dolar nakit akışı sağlıyor. Diğer bir deyişle, portföyün nakit verimi şu an itibarıyla yaklaşık %4 diyebilirim.

Portföyün getiri performansı

Geçtiğimiz dönemlerde getiri performansını pek hesaplamıyordum. Teknik açıdan doğru hesaplamak oldukça emek yoğun bir iş olacaktı. Uğraşmak istememiştim. Ancak Borsa İstanbul’dan çıktıktan sonra Eurobond haricindeki tüm yatırımlarım IBKR‘da. Eurobond‘un payı da nispeten düştü. Keza nakit oranı da düştü. O yüzden yurtdışı yatırım konusundaki performansımı sizlerle paylaşmaya karar verdim.

S&P 500’e karşı

Aşağıdaki grafikten gördüğünüz üzere yılbaşından bu yana elde ettiğim getiri %11,06 olarak görünüyor. Aynı dönemde S&P 500 %16,05 artmış. S&P 500’ün ağırlığını daha fazla artırsaydım muhtemelen daha iyi bir getiri elde edecektim.

Nasdaq’a karşı

Karşılaştırma ölçütü olarak Nasdaq Composite endeksini alırsak performans farkı çok daha çarpıcı görünüyor. Aşağıdaki grafikten gördüğünüz üzere Nasdaq Composite yılbaşından bu yana %32,61 artmış.

Dow Jones Industrial’e karşı

Bununla birlikte, iş klasik sanayi şirketlerine gelince görüntü farklılaşıyor. Aşağıdaki grafikten gördüğünüz üzere Dow Jones Industrial yılbaşından bu yana sadece %4,97 artmış! Yani 2022 yılı sonundan itibaren ABD piyasalarında gördüğümüz yükselişin esas kaynağı teknoloji şirketleri diyebiliriz. Yapay zeka konusundaki teknolojik ilerlemelerin bu şirketlerin ileriye dönük kar beklentilerini artırdığını düşünüyorum. Bununla birlikte, bana göre piyasadaki yükseliş çok sağlıklı gözükmüyor. Bakalım ilerleyen günlerde FED’in faiz ve likidite (miktarsal sıkılaştırma) politikası şirket karlarını nasıl etkileyecek? Zira, bu politikaların reel ekonomiye etkisi 7-8 aylık gecikmelerle ortaya çıkıyor.

Vanguard Total Stock Market Index’e karşı

Son olarak portföyün performansını Vanguard’ın Total Stock Market Index‘i (dünya toplam hisse senedi piyasası endeksi) ile karşılaştırdım. Zira bir kaç yıl önce yatırım konusunda bu endeks ile S&P 500 arasında ikilemde kalmıştım. Tercihimi S&P 500’den yana kullanmıştım. Aşağıdaki grafikten gördüğünüz üzere söz konusu endeks yılbaşından bu yana %14,01 artmış. Tabi bu endeksin büyük bir kısmını da ABD hisse senetleri oluşturuyor. S&P 500’ün getirisinin %16,05 olduğunu hatırlarsak ABD dışı hisse senetlerinin ortalama performansının pek parlak olmadığı sonucuna ulaşabiliriz.

Sonuç olarak

2023 II. çeyrek benim açımdan tatminkar bir şekilde geçti. Portföy performansım -yılbaşından bu yana bakıldığında- S&P 500’ün altında kaldı. Daha fazla risk alsaydım daha iyi bir getiri elde edebilirdim. Ama amacım makul bir risk altında getiri oranını maksimize etmek olduğunu hatırlatayım. Öbür türlü yatırımdan ziyade kumar oynamış olacağımı düşünüyorum. Bununla birlikte, ‘makul bir risk‘ yatırımcıdan yatırımcıya değişir. Nesnel bir standardı yok. Kendi adıma hala öğrenme eğrisinde hareket ediyorum. Bilgi ve tecrübem arttıkça makul risk sınırım artabilir. 🙂

Sizin performansınız nasıl? 2023 yılı nasıl geçiyor?

Copyright secured by Digiprove © 2023 Pintidegiltutumluyum