2021 II. Çeyrek Sonu Portföy Durumu

2021 II. Çeyrek Sonu Portföy Durumu

2021 II. Çeyrek sonu portföy durumunu paylaşacağım bugün. Bildiğiniz gibi 2021 yılı ilk çeyrekten itibaren bu paylaşımı düzenli yapacağımı bir önceki portföy yazısında belirtmiştim. Kısaca hatırlatmak gerekirse 2021 yılı birinci çeyrek sonunda finansal bağımsızlık portföyüm 63 bin doları aşmıştı. Bu toplamın %40,5’ini Eurobond, %19,5’ini Borsa İstanbul hisse senetlerim ve %14,6’sını da S&P 500 endeksini içeren ETF‘lerim oluşturuyordu. Söz konusu çeyrekte toplam nakit akışım ise 773,6 dolardı. Yani aylık o günkü kurdan (7,27 TL/dolar) 1.875 TL ediyordu. Bakalım portföyüm 2021 yılının Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında nasıl değişmiş?

2021 II. çeyrek itibarıyla portföy büyüklüğü

29/06/2021 tarihi itibarıyla portföy büyüklüğüm 68.238 dolara erişti. Bu meblağı hesaplarken kullandığım gün içi kur ise 8,74 Dolar/TL idi. Yani kurdaki oynaklığa bağlı olarak bu rakam artı veya eksi yönde değişebilir. Aşağıdaki tablodan gördüğünüz üzere 2021 II. çeyrek döneminde finansal özgürlük portföyüm dolar bazında bir önceki döneme göre %7,7 oranında büyüdü. Aynı dönemde ise Türk Lirası ABD Dolarına karşı %17 oranında değer kaybetti. 🙂 Üstelik bu dönemdeki tasarruf oranım bir önceki döneme göre yarı yarıya azalmış olmasına rağmen! Nasıl oldu peki bu iş diye soracaksınız hemen. Cevap, portföyün varlık dağılımında gizli.

2021 II. çeyrek sonu itibarıyla portföy büyüklüğü
2021 II. çeyrek sonu itibarıyla portföy büyüklüğü

Portföyün varlık dağılımı

Aşağıdaki grafikte 2021 II. çeyrek sonu itibarıyla portföyün varlık dağılımını görüyorsunuz. En büyük pay %44,2 ile Eurobond‘ta. Bu kalem Borsa İstanbul’da hisse senetleri düşerken, Türk Lirası ABD Dolarına karşı değer kaybederken ve tasarruf oranım bir önceki döneme göre yarı yarıya azalırken portföyümün dolar bazında %7,7 artmasının da nedeni. Zira, Nisan ayından itibaren Türk Hazine Eurobondları’nın kredi iflas riski takası (Credit Default Swap, CDS) 460’lardan 365’lere düştü. Bu düşüşe bağlı olarak söz konusu tahvillerin ikinci el piyasa değerleri dolar bazında önemli bir artış gördü. Tabi vade sonuna kadar olan getiri oranları da düştü. Bu dönemde ilave Eurobond almadığımı da not edeyim. Bir önceki çeyrekte Eurobondlarımın portföy içindeki payı %40,5 idi. Yani 3,7 puanlık bir artış söz konusu.

2021 II. çeyrek sonu itibarıyla portföyün varlık dağılımı (%)
2021 II. çeyrek sonu itibarıyla portföyün varlık dağılımı (%)

Borsa İstanbul

Bu çeyrekte Borsa İstanbul’da işlem gören Türk Lirası bazlı varlıklarımın portföydeki payı ise bir önceki döneme göre ciddi ölçüde düştü. Tam rakam vermek gerekirse %19,5’ten %15,8’e! Bunun üç nedeni var. İlk iki neden, yukarıda bahsettiğim gibi, hisse senedi fiyatlarının düşmesi ve Türk Lirası’nın değer kaybı. Üçüncü neden ise öngörmediğim nakit ihtiyacı nedeniyle 230 adet Tüpraş hissesini 103,5 TL’den satmış olmam. Daha sonra bu paranın büyük bir kısmını dolara çevirdim ve çevirdiğim miktarın birazını da yurtdışı varlıklara yönlendirdim.

S&P 500

Varlık dağılımımdaki bir diğer radikal gelişmede şu: S&P 500 endeksini takip eden ETF’lerimin payı %16’ya çıkarak Borsa İstanbul’un payını geçti. Böylece, Eurobond’tan sonra ağırlığı en yüksek varlık sınıfı haline geldi. Daha önceki yazılarımda da ifade ettiğim gibi ideal porföyümde ağırlığı en yüksek varlık sınıfı S&P 500. Yani gidişat doğru yönde diyebilirim. Her ay düzenli olarak S&P 500 almaya devam ediyorum.

Diğer gelişmekte olan ülke hisse senetleri

Son üç ayda tasarruflarımın tamamını yurtdışı varlıklara yönlendirdim. Bu varlıklardan biriside gelişmekte olan ülke hisse senetlerini içeren ETF’im. Onun payı da %5,7’den %6,4’e çıktı.

Yurtdışı tahvillerim

Son çeyrekte uzun vadeli ABD Hazine tahvillerine yatırıma da devam ettim. Gelişmekte olan ülke tahvillerim ile birlikte bu kaleminde portföydeki payı arttı. 2021 yılı birinci çeyrekte %9,1 iken 2021 yılı ikinci çeyrekte %9,6’ya yükseldi. Son olarak, portföydeki nakit miktarının payı %10,6’dan %8,1’e düştüğünü de ifade edeyim. Bu arada nakdi de Türk Lirası değil ABD Doları olarak tutuyorum. Niye diye soran yeni okuyucularıma bloğun ilk iki yazısını okumalarını şiddetle öneriyorum. 🙂

Nakit akışı

2021 II. çeyrek döneminde yurtdışı hisse senedi ve tahvil varlıklarımdan 90,8 dolarlık kar payı elde ettim. Borsa İstanbul varlıklarımdan ise yaklaşık 2.000 TL’lik bir kar payı kazancım oldu. Yani 2.000 TL / 8,74 dolar/TL = 228,8 dolar. Nakit akışımın temel direği olan Eurobond portföyümden ise 329 dolarlık nakit akışı gerçekleşti. Böylece, finansal bağımsızlık portföyümden 2021 yılı ikinci üç ayında toplam 648,8 dolarlık nakit akışı elde ettim. Bugünkü kurdan 648,8 dolar * 8,74 dolar/TL = 5.669 TL yapıyor. Ay bazında yaklaşık 1.890 TL ediyor.

Sonuç olarak

2021 yılı ikinci çeyrekte portföyümü dolar bazında %7,7 büyütmeyi başarabildim. Yalnız bir önceki döneme göre büyümenin önemli bir kısmı tasarruftan ziyade bazı varlıklarımın değerlenmesinden kaynaklandı. Bu arada şunu da belirtmek istiyorum. Bu yazıyı yazdığım sırada küçük yatırımcılar arasında Borsa İstanbul’un performansı hayal kırıklığı yaratmıştı. En azından sosyal medyadan takip ettiğim kadarıyla durum bu şekilde. Ülkenin durumunu göz önüne aldığımda bence şaşırtıcı bir sonuç değil tabi. Bu konuda naçizane fikrim, ülke riskini minimize etmek için yurtdışına açılmanın çok önemli olduğu yolunda. İyi çeşitlendirilmiş bir portföyle Türkiye’de havalar nasıl olursa olsun yolunuza devam edebilirsiniz. Tabi arzu ettiğiniz kadar hızla yol alamayabilirsiniz. Ama en azından geçte olsa hedefe ulaşma ihtimaliniz yüksek olur…

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere sağlıcakla kalın.

Okuyucularıma Not

Pinti Değil Tutumluyum’a ilgi gösterdiğiniz için teşekkür ederim. Bu bloğu ayakta tutabilmek ve masraflarını karşılayabilmek için bağlı linkler kullanmaya karar verdim. Eğer burada yazdıklarımın size bir değer kattığını düşünüyorsanız, aşağıdaki linklere tıklayarak bana destek olabilirsiniz.

Ya da doğrudan bana bir kahve ısmarlayabilirsiniz: Buy Me a Coffee

Wise (eski adıyla TransferWise) hesabı ile yurtdışı aracı kurumlara düşük maliyetli para transferi yapmak için: Wise hesabı açın.

Interactive Brokers ile 33 ülkede yer alan 135 piyasaya 23 farklı para birimi kullanarak erişebilirsiniz. Hisse senedi, tahvil, opsiyon, futures, FX ve fon işlemlerinizi çok düşük maliyetle yapabilirsiniz. Interactive Brokers hesabınıza para transferini Türkiye’de ki Türk Lirası hesabınızdan EFT yaparak gerçekleştirebilirsiniz. Bunun için Interactive Brokers hesabı açın.

Digiprove sealCopyright secured by Digiprove © 2021 Pintidegiltutumluyum

8 thoughts on “2021 II. Çeyrek Sonu Portföy Durumu

  1. Bence abd enflasyonun artması ayrıca doların değer kaybınıda göze alırsak eurobond miktarını azaltmalısınız. Bence şuan nakit akış sağlamak yerine kıymetli madenleri toplayarak kendimi garantiye alıriyorum. Eylül-ekim gibi emtia rallisi olursa bugün aldıgınız bondların faizi enflasyona göre düşebilir 🙂 bu arada ben finanscı değilim eğitimim mühendislik bunlar benm kendi fikrim ve stratejim olup yatırım tavsiyesi değildir 🙂

    1. kesinlikle katılıyorum, piyasa hafif hafif faiz artışını fiyatlıyor, bondların da fiyat olarak biraz fazla kaldığını düşünüyorum, tr’de bile fed’den bağımsız tüfe/üfe uyuşmazlığına bağlı bir faiz artışı beklentisi var. ne yapacağız ben de bilemiyorum, hisse senediyle ilgili internette ne okusam “tarihi düşüklüklerinde”. E iyi tamam da, 2020’den beri borsa dip üstüne dip yapıyor dolar bazında.

      1. Merhaba Utku Bey;

        Belirsizlik yatırım işinin doğasında var maalesef. Ama bir yerden başlamak lazım.

    2. Dediğiniz gibi ABD’de enflasyon artarsa ve faiz oranları da artmaya başlarsa Eurobondların değeri düşebilir. Ancak, onların sağladığı nakit akışını da şu ana kadar başka hiçbir üründe bulamadım. 🙂 Bakalım olaylar nasıl seyredecek. Duruma göre hareket ederim. Selamlar.

  2. Mehaba,
    Kredi iflas riskinin düşmesiyle eurobond’ların değerlendiğini ancak vade sonuna kadar olan getirilerinin düştüğünü belirtmişsiniz. Eurobond’ların vade sonuna kadar olan kupon getirisi sabit değil mi, tam olarak neyi kastettiniz?
    Bir de eurobond gibi yüksek nakit akışı olan araçları, sermaye getirisi daha yüksek olan araçlara tercih etmenizin tek sebebi alım gücünü korumak mıdır?

    1. Merhaba Sedat Bey;

      Tahvilin kupon oranı sabittir. Ancak, vade sonuna kadar olan yıllık ortalama getiri oranı (yield to maturity) sürekli değişir. Bunu da tahvil piyasasında fiyatı sürekli değişerek sağlar. Alım yaparken sadece kupon oranına değil fiyatına ve dolayısı ile vade sonuna kadar olan yıllık ortalama getirisine (faizi de deniyor) bakmanız lazım. İkinci sorunuz ise sizin yatırımcı olarak tercihlerinizle alakalı. Nakit akışına ihtiyacınız varsa Eurobond’lar güzel bir imkan. Yoksa toplam getirisi daha yüksek yatırım araçları tabiki daha rasyonel bir tercih olur.

      Selamlar.

  3. Merhabalar,

    Öncelikle blogunuzda yer alan bilgilendirici paylaşımlarınız için çok teşekkürler.
    Merak ettiğim husus; S&P500 ETF aylık alımlarınızı Interactive Brokers üzerinden mi yoksa Yapı Kredi üzerinden mi aldığınız. Çünkü her ikisiyle ilgili de paylaşımınız olmuş fakat an itibariyle hangisini tercih ettiğinizi ve sebebini belirtmemiştiniz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to top