Çıkış Stratejisi Belirlemek: Otokar örneği

Çıkış stratejisi ifadesi ile yaptığımız yatırımları nasıl, ne zaman ve ne kadarını paraya çevireceğimizi belirleme olarak tanımlıyorum. Bugün niye bu konuyu ele aldım. Çünkü aktif olarak yönettiğim portföyümdeki bir hissenin yeterince değerlendiğine kanaat getirdim. Doğal olarak bir çıkış stratejisi gerekiyordu. Zira daha önce yazdığım gibi Borsa İstanbul, BİST 100 diyelim, çok uzun vadede reel dolar bazında anlamlı bir getiri vaat etmiyor. En azından tarihsel verilere göre. Ayrıntı için şu yazıya bakabilirsiniz. Tabi bireysel düzeyde bazı hisselerin uzun dönemde kazandırdığını altını çizmek lazım. Bu hisseler hangileri diye soran okurlarım ise şu yazıya bakabilir. Ancak, portföyde bazı hisseler yeterince değerlendiğinde o hissenin ağırlığını azaltıp daha yüksek kazanç potansiyeli olan hisselere aktarmak kulağa mantıklı geliyor. Böylece yatırdığımız sermayenin beklenen getiri oranını artırabiliriz. Tabi, portföydeki diğer hisseleri dikkatli bir şekilde seçmiş olmanız önemli. Zira, Peter Lynch‘in dediği gibi çiçekleri kesip çimenleri suluyor konumuna düşebiliriz. 🙂

Regresyon analizi

2018 yılı yazından itibaren hisse alımına geçtiğimi daha önce çeşitli yazılarımda belirtmiştim. Borsa İstanbul’daki hisse seçimlerimde genellikle BİST 30 – BİST 100 arasından kurumsal yönetilen firmalar olmasına dikkat ediyorum. Ayrıca, tarihsel fiyat verilerini kullanarak regresyon analizi de yapıyorum bildiğiniz gibi. Bu analiz ile trendin yönü ve eğimini belirlerken, mevcut fiyat düzeyinin uzun dönem trendine göre ne noktada bulunduğunu tespit edip, beklenen kar hesabı da yapabiliyorum. Bu tekniği, Regresyon Analizi – Veri Toplama ve Otokar örneği üzerinden Regresyon Analizi – Uygulama ve Yorumlama yazılarımda ayrıntılı olarak anlatmıştım.

Aşağıda bu analiz sonucu elde ettiğimiz bilgilerin grafiğe dökülmüş halini görüyorsunuz. Analizi yaptığım sırada Otokar’ın pay değeri 16,55 dolarmış. Gözlemlerin uzun dönem ortalamasının (trend) etrafında normal dağıldığı varsayımı altında fiyatın bu noktadan daha aşağıya düşme olasılığını %5 ve yukarı çıkma olasılığını ise %95 olarak hesaplamıştım. İhtiyatlı bir şekilde hisse senedi fiyatının 5 yılın sonunda uzun dönem ortalamasına yakınsayacağını varsaymıştım. Bu fiyat benim hisse satışına geçeceğim noktaydı. Bugün ise Otokar’ın fiyatı 249 TL‘yi gördü. Yani dolar bazında 249 TL / 7,81 Dolar/TL = 31,9 Dolar. Regresyon analizi ile 2020 yılı Kasım ayı için tahmin ettiğimiz uzun dönem trend değeri ise 30,8 dolar. Yani beş yıl değil bir yıl içerisinde uzun dönem trend değerine geldi hisse. 🙂 Hisse daha fazla yükselebilir mi? Tabi ki yükselebilir. Ama yükselme olasılığı artık %50’nin altında. Fiyatın düşme olasılığı ise %50’nin üzerinde.

Çıkış stratejisi

Peki bütün Otokar hisselerimi satıp çıktım mı? Tabi ki hayır. Çünkü gerçekten iyi bir şirkete yatırım yaptığınızı düşünüyorsanız bence tamamen satmak için acele etmeyin. Nitekim bende elimdeki hisselerin yarısını 248 TL‘den sattım. Satış stratejim ise şu şekilde: eğer fiyat uzun dönem ortalamasının bir standart sapma üzerine çıkarsa elimdekinin yarısını daha satacağım. Eğer iki standart sapma üzerine çıkarsa kalanının yarısını daha satacağım. Üç standart sapmayı görürsem tamamen elde çıkarabilirim tabi. Ama hisse fiyatı bu noktayı sadece bir kez görmüş son 20 yılda.

Ne kadar kar ettim?

Portföyü Yahoo Finance aracılığı ile takip ediyorum. Aşağıdaki tabloda ise satmadan önce son değerini (TL) ve kar/zarar ($) ile yüzde değişimlerini işlem bazında görüyorsunuz. Bu arada Ocak ayında mevcut fiyatlar üzerinden yeni portföy oluşturdum Yahoo Finance’da. Yani maliyetim aslında 85 TL’nin epey altında idi ve 2018 yılı Ağustos ayından sonra almaya başladım sanırım Otokar’ı. Ama biz son bir yılın getirisine bakarsak Yahoo Finance’a göre dolar bazında %109 karda gözüküyorum. Yani dolar bazında ikiye katlamışım sermayeyi. 🙂 Tabi sermaye küçük olunca böyle bir oranında çok anlamı olmuyor. Ahh ahh keşke daha fazla para koysaymışım diyorum tabi. 🙂 Ama insan psikolojisi işler çok kötüyken, gelecek belirsizken büyük riskler almayı engelliyor. Beynin işleyiş mekanizması açısında kayıptan kaçınmak, kazanmaktan daha önemli çünkü. Deneyim önemli bu noktada diye düşünüyorum.

Sonuç olarak

Satıştan elde ettiğim parayı hala ucuz olduğunu düşündüğüm Tofaş’a aktardım. Yani portföy dışına çıkarıp nakit olarak tutmadım. Bir kaç yıla işler düzelirse Tofaş’tan da güzel bir kar etmeyi umuyorum. Tabi bunun bir garantisi yok. Çünkü her zaman dediğim gibi geleceği bilmenin bilimsel bir yolu yok. Regresyon analizi yöntemi ile Bist 100’deki hisselerin uzun dönem trend analizini grafikleri ve veri dosyaları ile birlikte yayımlıyorum. Ara ara da güncelliyorum. Erişmek isteyenler ana sayfanın altında yer alan Haber Bülteni’ne abone olabilir. Portföyün geneli ne alemde derseniz. Şimdilik oldukça iyi durumda diyebilirim. Yarın ne olur bilemem. 🙂 Yıl biterken finansal bağımsızlık portföyümün performansı konusunda genel bir değerlendirme yapacağım tabi. Peki sizin portföy ne alemde? Bir çıkış stratejiniz var mı?

Sağlıcakla kalın.

Copyright secured by Digiprove © 2020 Pintidegiltutumluyum