
Yabancı ülke tahvilleri ile portföyümü çeşitlendirerek ülke riskini azaltmak iyi bir fikir olabilir. Portföyüme ilişkin yazımda mevcut durum itibarıyla ağırlıklı olarak Ülkemizin Eurobondlarına yatırım yaptığımı ifade etmiştim. Ancak, uzun vadeli yatırım için ideal stratejinin uluslararası piyasaları da kapsayacak şekilde pasif endeks yatırımı olduğunu düşündüğümü ‘Modern Portföy Teorisi‘ başlıklı yazımda vurgulamıştım. Bu stratejiyi uygulamak için kullanabileceğimiz yatırım aracı ise düşük maliyetli ETF’ler. ETF’leri tanıttığım yazımda gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin hisse senedi piyasalarına yatırım için kullanabileceğim ETF’leri tespit etmeye çalışmıştım. Uluslararası piyasalarda önceliğim yabancı hisse senetlerine yatırım yapmaktı. Ancak ABD hisse senedi piyasaları da tarihi zirvede.
S&P 500 endeksi
Aşağıdaki grafikte dolar bazında enflasyondan arındırılmış S&P 500 endeksine ilişkin regresyon doğrusunu görüyorsunuz. Verileri, Yahoo Finance ve Federal Reserve Bank of St. Louis Economic Research veri tabanından elde ettim. Ortadaki kırmızı çizgi regresyon doğrusunu yani uzun dönem trendini ve kesikli çizgiler ise standart hataları gösteriyor. Grafikten açıkça görüldüğü üzere S&P 500’in sabit dolar fiyatlarıyla mevcut değeri, uzun dönem ortalamasından 2 standart sapmadan daha yüksek bir konumda. Diğer bir deyişle, S&P 500 son 70 yılın zirvesini görmüş durumda. Fiyatlar daha fazla yukarıya gidebilir mi? Yaklaşık %2,5 ihtimalle evet gidebilir. Daha büyük olasılıkla ve FED izin verirse ciddi bir düzeltme yaşanması beklenir. Her ne kadar ABD sermaye piyasalarının tarihsel verilerine göre yatırımınızı 15 yıl vadeyle elinizde tuttuğunuzda hangi noktadan aldığınızın öneminin kalmayacağını biliyor olsam da mevcut durumu gördükten sonra hacimli alım yapmaya elim varmıyor. Ne diyelim insan psikolojisi. 🙂

Yabancı ülke tahvilleri ile riski azaltmak
Devletimizin Eurobondlarının getirileri %7,5 – %8’den, %6 – %6,5’e düşmüş durumda. Bu getiri oranları da hiç fena değil. Bununla birlikte genel portföyümün %90’ı sadece tek bir ülkenin Eurobondunu içeriyor. Bu durum finansal bağımsızlık yolculuğumun Türk siyasetinin kaprislerine bağlı olduğu anlamına geliyor. Hoşuma gitmeyen bu kısıtı yüksek riskli yüksek getirili diğer gelişmekte olan ülkelerin dolar bazlı tahvillerine (yani Eurobondlarına) yatırım yaparak aşabilirim. Beklenen getiri oranım çok düşmez ama portföyümün tahvil kısmındaki ülke riskini ciddi oranda azaltmış olurum. S&P 500 endeksi de zirvede olduğuna göre uluslararası tahvile yatırım işini öne çekmek kulağıma mantıklı geliyor.
Tahvil mi tahvil ETF’si mi?
Uluslararası tahvillere niye ETF’ler aracılığı ile yatırım yapıyoruz diye sorabilirsiniz. Haklı bir soru. Bireysel düzeyde Eurobond’a yatırım yapmanın bazı dezavantajları var. Öncelikle, piyasa şeffaf değil. Küresel düzeyde herkesin razı olduğu fiyata göre işlem yapılan tek bir piyasa yok maalesef. Kullandığınız aracı kurumlara göre aynı Eurobond’un çok farklı fiyat teklifleri ile karşılaşabilirsiniz. İkinci olarak, özellikle küçük yatırımcılara uygulanan komisyon oranları ciddi ölçüde yüksek olabiliyor. Ayrıca, bazı tahvillerin piyasası çok likit olmayabilir. Yani satmak istediğinizde zorlanabilirsiniz.
Tahvil ETF’leri ise küçük yatırımcıya bazı avantajlar sağlıyor. Öncelikle, tek bir alımla iyi çeşitlendirilmiş bir tahvil portföyü satın almış oluyoruz. İkinci olarak, ETF’lerin fiyatı şeffaf bir şekilde piyasada belirleniyor. Üçüncü olarak likidite sorunu yok. Ayrıca, tahvil ETF’leri bireysel bir Eurobond’un yılda iki defa ödenen kupon gelirinin aksine genellikle her ay faiz geliri dağıtıyor. Peki dezavantajları neler? Bireysel tahvilin aksine tahvil ETF’lerinin vade sonu yok. Bireysel tahvilde vade sonunu beklediğiniz takdirde anaparanızı geri alabiliyordunuz. Ancak tahvil ETF’lerinde vade sonu olmadığı için piyasa faiz oranları değiştiğinde tahvil ETF’lerinin fiyatları da düşebilir ve anaparanızdan zarar riski ortaya çıkabilir.
Yabancı ülke tahvilleri ve ETF seçenekleri
Seçeneklerimizin neler olduğunu incelemeden önce bir noktayı açıklığa kavuşturayım: yabancı ülke tahvilleri derken aslında gelişmekte olan ülke tahvillerini kastediyorum. Çünkü günümüzde gelişmiş ülke tahvillerinin getiri oranları çok düşük hatta negatif düzeyde. Daha önceki yazılarımda ifade ettiğim gibi portföyümün tahvil kısmından yıllık dolar bazında en az %7 getiri oranı hedefliyorum. Bu hedefi tutturmak için daha fazla risk almak ve gelişmekte olan ülke tahvillerine yönelmek zorundayım. Bu kapsamda en büyük beş tahvil ETF’sini inceledim. Daha kapsamlı inceleme için şu linke bakabilirsiniz.

Kaynak: https://etfdb.com
iShares JPMorgan USD Emerging Markets Bond ETF (EMB)
2007 yılında kurulan EMB, JP Morgan’ın gelişmekte olan piyasalar tahvil endeksini takip ediyor. EMB 50 civarında gelişmekte olan ülkenin dolar bazlı devlet ve şirket tahvillerine yatırım yapıyor. 14,8 milyar dolarlık fon büyüklüğü ile gelişmekte olan ülke tahvil ETF’leri arasında başı çekiyor. ETF’nin kapsamı çok geniş olup hiçbir ülkenin payı toplamın %2’sini aşmıyor. Getiri oranı yıllık ortalama %12,32 olarak gerçekleşirken yıllık kupon getirisi %5,41 olmuş. Tabi geçmiş performansın önümüzdeki dönemde de gerçekleşeceğinin bir garantisi yok. Masraf oranı ise %0,39. Daha fazla bilgi için şuraya bakabilirsiniz.
VanEck Vectors J.P. Morgan EM Local Currency Bond ETF (EMLC)
2010 yılında kurulan EMLC, gelişmekte olan ülkelerin yerel para cinsinden olan tahvillerine yatırım yapıyor. Bu özelliği nedeniyle kur riski taşıyor. 4,8 milyar dolarlık bir fon büyüklüğüne sahip görünüyor. Getiri oranı dolar bazında yıllık ortalama %5,94 olarak gerçekleşmiş. Masraf oranı ise %0,3. Daha ayrıntılı bilgi için şuraya bakabilirsiniz.
Invesco Emerging Markets Sovereign Debt ETF (PCY)
2007 yılında kurulan PCY, Deutche Bank’ın gelişmekte olan piyasalar dolar bazlı dengeli likit endeksini takip ediyor. 3,5 milyar dolarlık fon büyüklüğüne sahip PCY 30 civarında gelişmekte olan ülkenin devlet tahvillerine yatırım yapıyor. Getiri oranı yıllık ortalama %14,05 olarak gerçekleşmiş. Aktif olarak yönetilen bu ETF’nin masraf kalemi ise %0,5. Daha ayrıntılı bilgi için şuraya bakabilirsiniz.
Vanguard Emerging Markets Government Bond ETF (VWOB)
Vanguard şirketinin 2013 yılında oluşturduğu bu ETF, Barclays’in gelişen piyasalar devlet tahvilleri endeksini (the Barclays Emerging Markets Government RIC Capped Index) takip ediyor. Dolar bazlı devlet tahvillerine yatırım yapan bu ETF’nin tarihsel getiri oranı yıllık ortalama %10,93 olmuş. Masraf oranı ise Vanguard felsefesiyle uyumlu olarak %0,3 gibi düşük bir değerde. Vanguard ürünlerinin pasif endeks yatırımcılığı için en uygun seçeneklerden biri olduğunu söylemek yanlış olmaz. Daha ayrıntılı bilgi için şuraya bakınız.
SPDR Barclays Capital Emerging Markets Local Bond ETF (EBND)
2011 yılında kurulan EBND gelişmekte olan ülkelerin hem dolar cinsinden hem yerel para cinsinden tahvillerini bünyesinde bulunduruyor. Bu strateji ile farklı para birimleri arasında arbitraj imkanı bularak getiri oranını artırmayı hedefliyor. Tarihsel getiri oranı yıllık ortalama %7,08 olarak gerçekleşen EBND’de masraf oranı ise %0,3 düzeyinde. Ayrıntılı bilgi için şuraya bakabilirsiniz.
Yabancı ülke tahvilleri kapsamında hangi ETF’yi seçmeli?
Seçeneklerimi belirledim. Şimdi elimdeki bu beş seçenekten bana en uygun olan seçenek hangisidir sorusunu yanıtlamam gerekiyor. Öncelikle kur riski almak istemiyorum. Bu durumda EMLC ve EBND’yi eliyorum. Geriye kaldı üç seçenek. Tarihi getiri oranlarını biraz daha yakından bakalım. Aşağıdaki tablodan görüldüğü üzere EMB, PCY ve VWOB’nin 5 yıllık toplam getiri oranları birbirine oldukça yakın. Bu kıstasa göre öne çıkan bir fon yok.

Kaynak: https://etfdb.com
Tahvil yatırımın en önemli avantajlarından biri düzenli nakit akışı sağlamasıydı. Elimizdeki seçenekler ne kadarlık bir nakit akışı sağlamış birde ona bakalım. Aşağıdaki tabloda incelediğimiz ETF’lerin kar payı/kupon ödemesi performanslarını görüyoruz. EMB yıllık %5,42’lik kupon ödemesi ile PCY ve VWOB’nin bir adım önünde gözüküyor.

Kaynak: https://etfdb.com
ETF konusunda en önemli hususlardan biri de şüphesiz masraflar. Son kararımızı vermeden önce birde masrafları karşılaştıralım. Aşağıdaki tabloda seçeneklerimizin yıllık masraf oranlarını görüyorsunuz. Bu tabloya göre en ucuz seçenek VWOB olarak gözüküyor. Diğer bir deyişle, toplam 5 yıllık getiriler birbirine yakınken en az masraflı seçenek VWOB olarak gözüküyor. Nakit akışı EMB’ye göre biraz daha az ama önemli değil. İkinci en iyi seçenek bu durumda EMB oluyor. Yani tercih sıram VWOB >> EMB >> PCY olarak ortaya çıkmış oldu.

Kaynak: https://etfdb.com
Yabancı ülke tahvilleri mevzuunda son söz
Bu çalışma ile yabancı ülke tahvilleri konusunda teorik ev ödevimi yapmış oldum. Ancak, planlarımı gerçekleştirmeye çalıştığımda ne tür sorunlar çıkacak doğrusu bilmiyorum. Bu ay yurtdışı piyasalara adım atmaya niyetlendiğimi daha önceki yazımda sizlerle paylaşmıştım. Bu doğrultuda çalıştığım kurum ile temasa geçtim. Ancak epey bir kırtasiye işi çıktı. Bende bu sıkıntıyı fırsat olarak görüp yurtdışı yatırım konusunda daha uygun masraf kalemleri olan bir firmayla çalışmaya karar verdim. Süreci başlattım. Tamamlanmasını bekliyorum. Sanırım en az bir hafta daha bekleyeceğim. Daha sonra pratikte neler yapabiliyorum, istediğim ETF’lere ulaşabiliyor muyum göreceğim. Öğrenme eğrisinde harekete devam.
Okuyucularıma Not
Pinti Değil Tutumluyum’a ilgi gösterdiğiniz için teşekkür ederim. Bu bloğu ayakta tutabilmek ve masraflarını karşılayabilmek için bağlı linkler kullanmaya karar verdim. Eğer burada yazdıklarımın size bir değer kattığını düşünüyorsanız, aşağıdaki linklere tıklayarak bana destek olabilirsiniz.
Ya da doğrudan bana bir kahve ısmarlayabilirsiniz: Buy Me a Coffee
Interactive Brokers ile 33 ülkede yer alan 135 piyasaya 23 farklı para birimi kullanarak erişebilirsiniz. Hisse senedi, tahvil, opsiyon, futures, FX ve fon işlemlerinizi çok düşük maliyetle yapabilirsiniz. Interactive Brokers hesabınıza para transferini Türkiye’de ki Türk Lirası hesabınızdan EFT yaparak gerçekleştirebilirsiniz. Bunun için Interactive Brokers hesabı açın.
Bay tutumlu,
ETF’ler yatırımcılarına temettü ödemesi yapmıyor diye biliyordum. Bu tahvil fonlarından elimizde bulundurduğumuz zaman, tahvil kuponu ödendiğinde hesabımıza payımıza düşen kısım yatacak mı?
Teşekkürler.
Merhaba Mehmet Bey;
Aslında kar payı dağıtımı konusunda iki tür ETF var: düzenli kar payı dağıtanlar ve kar paylarını dağıtmayıp yatırımcısı adına yeniden yatıranlar. Düzenli nakde ihtiyacı olanlar ilk seçeneği tercih ederken, nakde ihtiyacı olmayanlar ve vergiden kaçınmak isteyenler ikincisini tercih edebiliyor. Alımdan önce almayı düşündüğünüz ETF’nin bu konulardaki uygulamalarını araştırmakta fayda var. Saygılarımla;
merhabalar, bu ETF alımlarını türk aracı kurumlarla mı yapacaksınız ? Bir de komisyonları nedir? Burada ETF yatırımınızı paylaşacak mısınız?
Merhaba Semih Bey;
ETF alımlarını bir Türk şirketi ile yapacağım. Komisyon ve deneyimimi ayrıntılı olarak sizlerle paylaşacağım. Muhtemelen önümüzdeki haftanın sonuna doğru yazıyı yayınlamış olurum. Selamlar.
Mehmet bey,
Yabanci etfleri hangi kurumdan aliyorsunuz? Etflere ulasamiyorum.
Merhabalar,
Yıllık bazda yada daha uzun periyotlarda getirilere baktığımda çok düşük hatta negatif getiri performansına sahip, örneğin son bir yılda -%3 civarında ortalama en büyük bond etflerin. Getirileri düşük olsada belirttiği kupon ödemelerini %5-6 civarında yapıyor mu?
Teşekkürler,
Geçtiğimiz yıllarda nominal tahvil faizleri çok düşüktü. Halihazırda ciddi bir negatif faiz var ABD hazine tahvillerinde. FED, daraltıcı para politikasına geçtiğinde tahvil faizleri yükselip, fiyatları düşebilir. Bu durumda, tahvil ETF’lerinde fiyatları düşebilir. O yüzden FED ve enflasyon konusunda son gelişmeleri dikkatle takip etmenizi öneririm. Sorunuzla ilgili olarak bazı tahvil sınıflarında dediğiniz kupon öemeleri olabilir. Örneğin yüksek getirili şirket tahvil ETF’lerinde nispeten yüksek bir kar payı dağıtımı olabilir. Selamlar.
Merhaba Bay Tutumlu,
Yazı Kasım 2019’da yazılmış, ben Nisan 2022’de okudum. Fed’in yıl boyunca faiz arttırımı yapacağını açıklamasının ardından tüm enstrümanların altüst olduğu bir dönemdeyiz. Bu yazıda bahsi geçen ETF’ler de düşüşteler. ETF’lere çok vakıf değilim. Böyle durumlarda temettülerde de düşüş olabiliyor mu? Yabancı ETF tahvillerini bu tür dönemlerde daha güvenli görüyor musunuz?
Merhaba Emre Bey;
Şu an piyasalar oldukça dalgalı. Doğal olarak hiç bir yatırım aracı risksiz değil. Aslına bakarsanız genel kural elde ettiğiniz getiri oranı aldığınız riske bağlı. Ne kadar risk alacağınaz karar vermek ise tamamen size kalmış. Diğer sorunuza gelince tabiki temettüler sabit değil. Piyasanın şartlarına bağlı. Ancak, fiyata göre daha az dalgalanırlar. Selamlar.
merhabalar Vanguard’in VWOB’in aynisi olan fakat temettuyu tekrar etf nin icine aktarini mevcut mu, ben arastirdim bulamadim.
VUSD ve VUAA ornegindeki gibi bir baglanti ariyorum. Temettu istemiyorum onun yerine otomatik etf ye cevirsin istiyorum.
tesekkurler
Vanguard’ın bu alanda kar payı dağıtmayan bir ETF’si olmayabilir. BlackRock gibi başka firmaların accumulated ETF ürünlerine bakabilirsiniz. Bol kazançlar.