
Trinity Üniversitesi finans profesörlerinin yaptığı bir çalışmaya göre finansal özgürlüğünüzü elde etmek için gerekli para, yıllık harcama miktarınızın en az 25 katına eşittir. Trinity çalışması, İngilizce konuşan finansal özgürlük – erken emeklilik camiasında oldukça popülerdir. Bu çalışma kapsamında Amerikan hisse senedi ve tahvillerinden oluşan bir emeklilik portföyünden yüzde kaç oranında para çekilirse bu portföyün 30 yıl dayanabileceği Amerikan sermaye piyasalarının tarihsel verileri kullanılarak tahmin edilmiştir. Buna göre, emeklilik portföyünden yıllık %4’lük (+ enflasyon oranı) bir oranda para çekilirse %96 olasılıkla bu portföyün emekliyi 30 yıl boyunca destekleyeceği bulgusuna ulaşılmıştır. Bu çalışma oldukça popüler olmasına karşın ciddi eleştirilere de maruz kalmıştır.
Trinity çalışmasının kısıtları
Öncelikle bu çalışmada para birimi olarak dolar kullanıldığını ve Amerikan sermaye piyasalarının 100 yıllık tarihsel getiri oranları temel alınarak %4 kuralının (yada yıllık harcama miktarının 25 katı) ortaya atıldığını vurgulamakta fayda görüyorum. Ayrıca, emeklilik döneminin 30 yıl süreceği varsayılmış. 30 yıldan uzun süren bir emeklilikte %4 kuralı işe yaramayacaktır. Yani 30 yıldan uzun süren bir emeklilik dönemi varsayılırsa portföyden para çekme oranı mecburen %4’ten az olmak zorunda. Ayrıca, çalışmada 30 yılın sonunda portföyde sadece 1 $ bile kalsa %4 kuralının ‘başarılı’ olduğu varsayılmış. Vurgulamakta fayda gördüğüm bir diğer konu da teorinin hisse senedi ve tahvil piyasalarının tarihsel getiri oranları verileri ile test edilmesi. Ancak, sermaye piyasalarında geçmiş, sürekli kendini tekrar etmez. Tarihsel getiri oranlarının gelecekte de benzer olacağının bir garantisi yoktur. Keza önümüzdeki 30 yılda ABD enflasyon oranının da %3 olacağının herhangi bir garantisi yoktur.
Finansal özgürlük için gereken miktar – uygulama
%4 kuralını kullanarak finansal özgürlük için ne kadarlık bir para gerektiğini somut bir örnek ile göstermek için aşağıdaki resimde görülen excel modelini hazırladım. Sol tarafta hayali kişimizin finansal verileri yer alıyor. Buna göre, aylık 10.000 TL net gelire karşılık ayda 6000 TL’lik gider varsaydım. Yine bu hayali arkadaşımızın 100.000 TL tasarrufu ve 30.000 TL’da borcu var. Rakamlar tamamen hayali. Kolaylık olması açısından da yuvarlak değerler aldım. Bu değerleri, 5,7 TL’lik Dolar/TL kuru kullanarak dolara çevirdim. Enflasyondan arındırılmış reel getiri oranını yıllık %5 olarak varsaydım. Bu varsayımlar altında finansal özgürlük için %4 kuralı gereği 315.789 $’lık bir portföy büyüklüğüne ulaşmamız lazım. Gelir-harcama oranımızın değişmeyeceği varsayımı altında bu büyüklüğe yaklaşık 20 yılda ulaşıyoruz. Portföyden %3’lük bir oranda para çekme varsayımı altında gereken para miktarı ise 421.053 $. Bu büyüklüğe ise 23 yılda ulaşabiliyoruz.

Duyarlılık analizi
Tasarruf oranı
Şimdi bazı varsayımlarımızı değiştirerek duyarlılık analizi yapalım. Yukarıda ki örnekte gizli olarak %40’lık bir tasarruf oranı varsaymıştım. Şimdi bu oranı %50’ye çıkaralım. Yani net aylık gelir 10.000 TL iken giderlerimizin aylık 5000 TL olduğunu varsayalım. Tasarruftaki %10’luk artış bize gerekli portföy büyüklüğünü 315.783 $’dan 263.158 $’a, finansal özgürlüğe ulaşma süresini ise 20 yıldan 15 yıla düşürdü! Finansal özgürlüğe kaç yılda ulaşabileceğinizi belirleyen ana değişken tasarruf oranıdır. Tasarruf oranını artırdığınızda hem daha hızlı birikim yapar da hem de finansal özgürlük için gereken portföy büyüklüğünü düşürmüş olursunuz. Ayrıca, geliri artırmak çok zor iken harcamalarınızı kontrol altına alıp kısmak çok daha kolaydır. Bu yüzden hızlı bir şekilde finansal özgürlüğünü elde etme peşindeki insanların genellikle minimalist hayat tarzını benimsedikleri notunu da düşeyim.

Getiri oranı
Bu sefer reel getiri oranını %1 artırarak %6’ya çıkaralım. Aşağıda ki tablodan görüldüğü üzere portföy büyüklüğünde bir değişiklik olmadı. Bu portföy büyüklüğüne ulaşma süresi ise 20 yıldan sadece 19 yıla düştü. Getiri oranında ki değişim uzun vadede etkisini gösterir. Eğer amacınız hızla finansal özgürlüğünüze kavuşmak ise ilk aşamada getiri oranını yükseltmek yerine tasarruf oranınızı artırmaya odaklanmak en mantıklı stratejidir.

Dolar/TL kuru
Dolar/TL kurunun uzun yıllar aynı kalmayacağı muhakkak. O halde önce TL’nin %10 değerlendiğini ve kurun 5,7 TL’den 5,13 TL’ye düştüğünü varsayalım. Bu durumda bize gereken portföy büyüklüğü 315.789 $’dan 350.877 $’a yükseldi. Ancak bu portföy büyüklüğüne ulaşma süresi 20 yıl olarak kaldı. Çünkü tasarrufumuzun değeri de dolar bazında artmış oldu.

Şimdi TL’nin %10 değer kaybettiğini ve kurun 5,7 TL’den 6,27 TL’ye yükseldiğini varsayalım. Bu durumda bize finansal özgürlük için gereken portföy büyüklüğü 315.789 $’dan 287.081 $’a düştü. Ancak bu portföy büyüklüğüne ulaşma süresi yine 20 yıl olarak kaldı. Çünkü tasarrufumuzun değeri de dolar bazında azalmış oldu. Birikim aşamasında kurun kaç olduğunun amacımız açısından önemi olmadığını bu alıştırmadan görmüş olduk. Ancak, kur riski asıl birikim aşaması bitip çalışma hayatından ayrılmaya karar verirsek ortaya çıkacaktır. Bu riski bir sonraki yazımda ayrıntılı olarak inceleyeceğim.

Başlangıç noktası
Üzerinde çalıştığımız örnekte hayali kişimizin net başlangıç tasarrufunu 70.000 TL (100. 000 TL varlık, 30.000 borç) olarak varsaydım. Finansal özgürlük işine biraz daha şanslı başladığımızı varsayalım: net tasarruf 200.000 TL olsun. Bu durumda gerekli portföy büyüklüğünde bir değişiklik olmadı. Ancak bu portföy büyüklüğüne ulaşma süresi yaklaşık 2 yıl kısaldı. Ne diyebilirim. Hayata nereden başladığınız önemli.

%4 kuralı Türkiye şartlarında uygulanabilir mi?
%4 kuralını birebir uygulamanın Türkiye şartları göz önüne alındığında riskli olduğunu düşünüyorum. Öncelikle, ülkemizde sistematik yüksek enflasyon ve buna bağlı olarak yerel para biriminin istikrarsız olması sorunu var. Bu konuda zaten ayrıntılı bir yazı yazmıştım. İstikrarsız bir para birimi yerine dolar ile uzun vadeli yatırım ve emeklilik planlaması yapabiliriz.
Ancak burada da kur riski ortaya çıkıyor. Örneğin şu an TL yabancı para birimlerine karşı tarihi düşük seviyelerde. Bu düzeyi veri olarak kabul edip, hedeflediğimiz portföy miktarına ulaştık diyelim. Peki emekli olduktan sonra TL yabancı para birimlerine karşı %50 değerlenirse ne olacak? Dolar cinsinden gelirimiz birden bire TL bazında %50 düşer ve giderlerimizi karşılayamaz hale geliriz.
Benzer bir zamanlama riski getiri oranı içinde söz konusu. Sermaye piyasaları oynaktır. Tam emekli olduk ve birden bire borsalar çöktü. Portföyümüz ve getiri oranımız negatifte. Böyle bir portföyden giderlerimizi karşılamak için ucuz hisse satarsak emeklilik portföyümüz 30 yıl dayanmayabilir. Ayrıca, Türkiye’de dolar bazında sürekli olarak %5 ve üzeri reel getiri sağlayacak yatırım araçları sayısı son derece kısıtlı. Ayrıntılı bilgi için ‘Alternatif Yatırım Araçlarının Getiri Oranları‘ başlıklı yazıma göz atabilirsiniz.
Bu riskleri ve olası çözümlerimi bu yazıyı izleyen yazıda ayrıntılı olarak ele alacağım.
Okuyucularıma Not
Pinti Değil Tutumluyum’a ilgi gösterdiğiniz için teşekkür ederim. Bu bloğu ayakta tutabilmek ve masraflarını karşılayabilmek için bağlı linkler kullanmaya karar verdim. Eğer burada yazdıklarımın size bir değer kattığını düşünüyorsanız, aşağıdaki linklere tıklayarak bana destek olabilirsiniz.
Ya da doğrudan bana bir kahve ısmarlayabilirsiniz: Buy Me a Coffee
Interactive Brokers ile 33 ülkede yer alan 135 piyasaya 23 farklı para birimi kullanarak erişebilirsiniz. Hisse senedi, tahvil, opsiyon, futures, FX ve fon işlemlerinizi çok düşük maliyetle yapabilirsiniz. Interactive Brokers hesabınıza para transferini Türkiye’de ki Türk Lirası hesabınızdan EFT yaparak gerçekleştirebilirsiniz. Bunun için Interactive Brokers hesabı açın.
Bu tarz uzun vadeli yatirimlarda yatirim yapilan kalemleri cesitlendirmekte fayda var. Ornegin ETF yatirimlarinda TL cinsinden islem goren ETF’lere de yatirim yapilirsa olasi kur farkindan olusacak etkilerin onune gecilebilir.
Zamanlama riski konusunda gorusunuze katiliyorum. Boyle bir durumda olusabilecek en kotu senaryo bu.
Blogunuzu yeni kesfettim ve saatlerdir okumaya devam ediyorum. Cok faydali bilgiler. Ellerinize saglik.
Teşekkür ederim Önder Bey.
Cok tesekkurler paylasimlariniz icin.
Yukarida bahsettiginiz hedeflenen degerlere nasil ulastiginizi anlamadim. 315.789$’a nasil ulastiginizi ogrenebilir miyim? Cok tesekkurler
Merhaba Önder Bey;
Yıllık giderin dolar bazında 25 katını aldım. 12.632 * 25 = 315.789. Bu örnekte mevcut gider seviyemi emeklilikte de koruyacağımı varsaymıştım. Aslında emeklilikteki giderinizi tahmin etmeniz gerekiyor. Yani birikim aşamasındaki mevcut gider düzeyinizi esas almanız gerekmiyor. Selamlar;
Çok teşekkürler